Jason Becker

Jason Becker 22 Temmuz 1970 yılında, Richmond, California’da doğdu. Babası Gary Becker bir klasik gitar gitaristi, amcası Ron Becker ise blues gitar gitaristiydi. Bu sebeple kendi sözleriyle “Bir gitar kahramanı olmak istiyordum.” diyen Jason, henüz 5 yaşında gitarı eline alarak çalışmaya başladı. 6 yaşında küçük kafelerde ve okulda kendi performanslarını sergiliyordu. Henüz ilkokula giderken kendi müzik hocasına bile ders verebilecek kadar iyi bir gitarist ve müzisyendi.

16 yaşında kendisi gibi dahi bir gitarist olan Marty Friedman’la tanıştı. Marty Friedman bir röportajında Jason ile tanıştığı ilk dönemlerden bahsederken, Jason’ın kendi ev stüdyosu olduğunu ve üzerinde çalıştığı tüm şarkı dokümanlarını ve materyalleri Jason’ın evinde bıraktığını, ertesi gün geldiğinde Jason’ın tüm şarkıları çalabildiğini ve şarkılar üzerinde kendisine tavsiyelerde bulunduğunu söylüyor.



Bu arkadaşlığın nihayetinde birlikte “Cacophony” grubunu kuran( Cacophony kurulduğunda Jason henüz 17 yaşındaydı.) ikili, 1987′de “Speed Metal Symphony” ve 1988′de “Go off” isimli iki albüme imzalarını attılar. Özellikle Speed Metal Symphony Barok ve modern dönem klasik müziğinin Heavy Metal ile harikulade bir karışımıdır ki bence her metal sever bu albümü mutlaka dinlemelidir. Marty Friedman “Cacophony” yıllarını anlatırken özellikle Jason’ın hem besteci yönünü hem de gitar konusunda yeteneğini inanılmaz bir hızla geliştirdiğinden bahsediyor. Marty hayatında kendini Jason kadar hızlı geliştiren bir gitarist daha tanımadığını söylüyor ve ekliyor “Jason Cacophony’de benim için çalması çok zor olan şeyleri çalan adamdı.”

1988′da özellikle “Go off” albümü beklenen ticari başarıyı gösteremeyince grup dağıldı ve grup üyerleri kendi solo kariyerlerine başladı. İşte bu dönemde Jason kendisine virtüöz denmesine sebep teşkil eden ve 1990 yılında “Guitar Magazine” tarafından yılın en iyi genç gitaristi şeçilmesine kadar giden süreçteki başlangıç noktası olarak kabul edebileceğimiz ilk solo albümü “Perpetual Burn”ü yayınladı. Bu albüm bir anlamda Jason’ın rüştünün kanıtıdır diyebiliriz. Diğer Neo-Klasik gitarisler gibi Jason Becker’da ünlü keman virtüözü Niccolo Paganini’in eserleri üzerine çalışmış ve bu çalışmalarının sonucunda Paganini 5′inci, 24′üncü kapriçyosunu ve Mozart’ın 25 senfonisini yeniden yorumlayarak elektrogitara uyarlamıştır.



20 yaşında, daha önce Eddie Van Hallen ve Steve Vai gibi gitaristlerinde içinde yer almış oldukları David Lee Roth grubuna gitarist olarak dahil oldu. Tam bu dönemde ayağındaki küçük bir topallamadan şüphelenerek doktora giden Jason ALS(Amyotrophic Lateral Sclerosis; türkçede motor neron hastalığı olarakta bilinen, beyinde üretilen sinir sinyallerinin kaslara iletilememesi sonucu, kas erimesi ve hastanın kaslarının kontrolünü tamamı ile kaybetmesine sebep olan, ölümcül bir hastalık) olduğunu öğrendi. Öyleki doktorlar Jason’a en fazla 5 yıl daha yaşabileceğini söylediler. Jason doktorların tüm telkinlerine karşın Vancouver’a giderek David Lee Roth’un “A Little Ain’t Enough” albüm kayıtları için stüdyoya girdi. Jason bu durumu kendi sözleriyle şöyle ifade ediyor: “Ailem tamamı ile yıkıldı, ama ben sadece güldüm ve “İmkanı yok, daha yapacak çok işim var ve ben yenilmezim” dedim.

Fakat işler pekte Jason’ın umduğu gibi gitmedi. Vücudu hastalık yüzünden çok bitkin düştüğü için David ile turneye çıkamayan Jason, evinde çalışmalarına devam etti ve müzisyen arkadaşı Steve Perry, yapımcısı Mike Bemesderfer ve “Bobby McFerrin Voicestra” üyelerinin yardımıyla ikinci solo albümü “Perspective”i 1996 yılında piyasaya çıkardı. Bu albümün yapımının ilk safhalarında Jason halen gitar çalabiliyordu. Ancak sonrasında önce ayaklarının daha sonra da bir elinin kontrolünü kaybetti, bunun üzerine bir klavye ile tek elini kullanarak bestelerini yapmaya devam eden Jason, baş bölgesi hariç vücudundaki diğer kasların kontrolünü yitirince yapımcı Mike Bemesderfer’in çabalarıyla Jason’ın baş ve ağız hareketlerini algılayarak bestelerin yapmasına yardımcı olacak bir bilgisayar sistemi geliştirildi. İşte tam olarak 5 yılda bitirilen “Perspective” albümü bu şartlar altında tamamlandı. Bu albümde yer alan Serrana şarkısı onun sweep-picking tekniğindeki ustalığının göstergesi ve ayrıca kompozitör yönünün en önemli örneklerinden biridir.



1996 yılında kendi kendine nefes alamaz duruma gelen Jason’ın, gırtlağına ve midesine takılan hortumlarla nefes alma ve beslenme işlevlerinin devamlılığı sağlandı. Artık gözleri haricinde vücudunun hiçbir kasına hükmedemiyordu. Buna karşın halen üretim yapabiliyor. Bir röportajında fiziksel yetilerini kaybetmenin yaratıcı, kompozitör yönünün olumlu yönde gelişmesine yardımcı olduğunu söyleyen Jason, tam da bu sözlerine uygun olarak yeni eserler vücuda getirmeye devam etti. Kendisi içi tasarlanan bilgisayar sistemi onun göz hareketlerini algılayarak beste yapmasına imkan verecek şekilde geliştirildi. Sonrasında, 1999′da “The Raspberry Jams” ve 2003 yılında “The Blackberry Jams” isimli Jason’ın eski kayıtlarından oluşan iki albüm daha piyasaya sürüldü.

Jason bugün hala bestelerini yapmaya devam ediyor. Babası ile birlikte geliştirdiği ve alfabedeki her harfin basit iki göz hareketiyle tanımlandığı özel bir dil ve bir de çevirmen kullanarak çevresindekiler ile iletişim kurabiliyor. Doktorların 5 yıl ömür biçmesine karşın, 17 yıldır inatla yaşamaya devam eden ve hayata sımsıkı tutunan Jason Becker, mükemmel müzisyen kişiliğinin yanı sıra, mücadeleci ve asla pes etmeyen karakteriyle de genç müzisyenlere ilham kaynağı oluyor…

Albümleri

Perpetual Burn (1988)
Perspective (1996)
The Raspberry Jams (1999)
The Blackberry Jams (2003)
Speed Metal Symphony (1987 - Cacophony)
Go off! (1988 - Cacophony)
A Little Ain’t Enough (1991 - David Lee Roth)
Bunların dışında Marty Friedman, Steve Vai, Paul Gilbert gibi rock dünyasının önemli isimlerinin de içinde yer aldığı, Jason’a saygı duruşu ve övgü niteliği taşıyan iki albüm çıkarılmıştır;

ALINTIDIR